31 Ekim 2015 Cumartesi

Left 4 Dead 2

L4D2, tek başına, arkadaşlarınla veya diğer insanlarla beraber oynayabileceğin mükemmel bir Zombi oyunu. Hayata tutunan son dört kişi. Bizi de buna alet eden bir oyun. Valve'nin güzel oyunlarından bir tanesi. 4 karakter var fakat bu ikinci oyunu alırsanız içinde ilk oyunun bölümleri ve karakterleri mevcut. Steam'de atölyeye girerek çok harika eklentiler bulabilirsiniz. 
   Oyun genel itibari ile senaryo senaryo gidiyor. Değişik tarzlar da var senaryo haricinde(Multiplayer). İstediğimiz senaryodan başlayıp devam edebiliyorsunuz. Tam tadında bir oyun ne bilgisayarları yoruyor ne de grafikler berbat diyebiliriz. 


  Oyunu tanıyan tanıyor zaten asıl yazmamın sebebi şu anda Cadılar Bayramı nedeniyle Steam'de %80 indirimde ve 6.20 Türk lirasına geliyor. Eğer dört kişi oynamak istiyorsanız onun içinde gayet iyi paket var Steam'de. Dörtlü paket 9.80 sadece. Yazımın tek sebebi almak isteyen varsa ucuza alsın oynasın diye. Fırsatları sunmak adına buradayız zaten.    *Steam L4D2 Bağlantısı.

Hepinize iyi akşamlar dileriz (:




   

30 Ekim 2015 Cuma

TERKOS PASAJI



Herkese yeniden merhaba. Terkos Pasajından bahsetmek istiyorum sizlere bugün. Çevremdekiler ucuz şeyleri nasıl kovaladığımı bilir, kaliteli ve ucuz şeyleri bir şekilde buluyorum gerçekten. Araştırıyorum, karıştırıyorum, geziyorum. Ve blog bunları paylaşmak için var tabiki (: Terkosla başlayalım o zaman. Terkos Pasajı Taksimde.İstiklal Caddesinde Paşabahçeden döndüğünüzde görebilirsiniz. Kime sorsanız bilir kesinlikle. Terkos Pasajının tezgahları 2 liradan başlar en pahalı tişörtü 10 liraya alabilirsiniz. Karıştırdıkça farklı şeyler çıkarabilirsiniz. İçerideki mağazalarda da güzel ve uygun fiyatlı kıyafetler bulmak mümkün.




Tişört,hırka,kazak,pantolon,takı,pijama aklınıza ne gelirse bulabilirsiniz.Erkek kıyafetleri de çok sayıda mevcut. Biz 5 liradan 3 tişört aldık. Kesinlikle defosu yok.(Ha olabilir mi aralarda olabilir kontrol edin tabiki)



The Rolling Stone yazan tişört 3,5 liraydı






Alt tarafı tişört alıyoruz değil mi, çok yüksek fiyatlar vermeye gerek yok bence. Dediğim gibi indirimleri, ucuzlukları kovalıyorum. Zamanla yazacağım hepsini. Takipte kalın. Görüşmek üzere (:





29 Ekim 2015 Perşembe

29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI



 Cumhuriyetimizi bir kez daha doksan ikinci kez kutluyoruz. Hep beraber ! Bugün benim, bizim, yakınlarımın, sizler, sizlerin yakınları, Karadeniz'den Akdeniz'e, Doğudan, Batıya herkesin uyanma ve tek yürek olma günü. Bugün kendimize gelme ve uyanma günümüz olsun. 

   Bugün bilinçlenme, tembellikten çıkma, bütünlüğü tekrar sağlama günü olsun. Doksan iki sene önce Cumhuriyet kurulurken ki bütünlük olsun. Hiç bir ideolojiye bağlı kalmadan karşımızdaki herhangi bir insana sarılma günü olsun. 
    
    Ne sağı ne de solu hepsi gelip geçici biz MİLLET olarak bütün olalım. Kimsenin bizi sürü gibi bir yöne çekmeye ihtiyacımız yok. Biz bir olduk mu eskisi gibi çalışkan bir millet olduk mu hiç bir şey koymaz bize. 
   Biz bütünüz biz BİR'iz. Biz ŞANLI TÜRK MİLLETİYİZ.

                      "TÜRK ÖVÜN, ÇALIŞ, GÜVEN."
      

          CUMHURİYET BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN.

28 Ekim 2015 Çarşamba

Better Call Saul

Breaking Bad hayranları ve tabi ki Saul Goodman hayranları. Breaking Bad'ı zaten soluksuz izledik. Bitti derken her şey sürpriz yaptılar. Avukatımızın geçmiş hayatını ele alan güzel bir diziyle karşımıza çıktılar. 
   BB'de tanıdığımız Goodman'ın oralara nasıl çabalarla geldiğini ta işe ilk başladığı zamanları anlatan çok başarılı bir diziyle aktarmaya çalışıyorlar. Breaking Bad'den başka tanıdık yüz de  var. Jonathan Banks (Mike Ehrmantraut). Ağır abimiz güzel abimiz. Dizi de yine çok ağır yine "cool" fakat bu sefer otoparkta çalışan "sıradan" birisi. Goodman'a gelecek olursak eski hayatı gerçekten çok zormuş. Helal olsun oralara kadar gelebilmiş. Kıvrak zekası ve kurnazlığıyla gelmiş oralara kadar. Ama zeki adam gerçekten yılmıyor. Bildiğimiz çıraklıktan ustalığa kadar gidişin öyküsünü bizlere zevkle aktaracaklar. 
  Birinci sezon bitti daha. Yakalamak isteyenler diziyi rahat rahat izleyebilir. Daha 2016 yılında başlayacak ikinci sezon. On üç bölüm olacakmış açıklama yapıldı. Ayrıca dizinin yönetmeni ve kadro (hepsi değil) Breaking Bad kadrosundan insanlar. Keşke BB bitmesin dediyseniz onun ayarlarından hoş bir diziyle tekrar karşımızdalar.
    İçimde kaldı devam edicem. Sahtekar falan ama adam işini biliyor arkadaşlar. Kötü işlerde tamam ekmeğini pis işlerden kazanıyor ama. Hak ediyor yani. Oyunculuğu gerçekten çok iyi artık benim için Bob Odenkirk " Saul Goodman" ile özdeşmiştir. Teşekkür Bob. 
    
   İyi "blog"lamalar (: Vizeler falan da yaklaştı zaten kafa dağıtmak için.. (:                                    

"Call Saul Goodman"

27 Ekim 2015 Salı

Euro Truck Simulator 2

  "Geçme beni ezerim seni." " Büyüyünce TIR olucam." "Rahmetli de sollardı." gibi yazıları yollarda oldukça çok görmüşüzdür. Lojistikle uğraşan şoförlerin kullandıkları laflardır bunlar. Belli yerlerine yazarlar bu yazıları taşıtlarının. Taşıdıkları yük her zaman farklı, gittikleri yollar farklı. Gerçekten de bitmeyen yollar.. 
     İşte Euro Truck Simulator 2 oyunuyla belki hayalini kurduğunuz belki de merak ettiğiniz serüvene çıkabilirsiniz. Çok eğlenceli bir oyun yapmışlar. Avrupa'da ülkeler arası yük taşımacılığına imkan veren çok güzel bir simülatör oyunu. Man, Daf, Scania, Mercedes,  Iveco, Volvo, Renault gibi tırları kullanmamıza olanak sağlıyor. Volvo ve Man benim favori tırlarım. Şirket kurup farklı şehirlerde garajlar almanızı veya yanınıza çalışacak personel almanızı sağlayan bir oyun. Hiç tırınız yokken nasıl büyük bir lojistik şirketi olunur bunu gösteriyor. Bazı yollarda radarlar var dikkat etmek lazım. Servisle çok uğraşmak istemiyorsanız sakin, yol magandası olmadan sağdan sağdan yavaş yavaş beyler, hanımlar. Ayrıca şunu da ekleyeyim. Eğer direksiyon konsolunuz varsa kesinlikle konsolla oynayın. Müthiş zevk alırsınız. Gecelerimi verdim bu oyuna "son yük şunu da bırakayım kapatıyorum. Şu yükü de alayım bari. Şu kadar götüreyim bırakacağım." Bitmiyor bitmiyor yollar bitmiyor arkadaşlar. Tavsiye ediyorum çok eğleneceksiniz.
Sevgilinize ufak jestler (:

İki üç tüyo vereyim oyunla alakalı;
* Oyunun ayarlarında hız limitini kapatmak için ayar mevcut neden doksandan yukarı çıkmıyor bu tır diye uğraşmayın.
* Yağmur sıklığını ayarlayabilirsiniz yine ayarlardan.
* Orijinal oyunları olan arkadaşlar için ise Steam'de "public_beta 1.21" var ona katılın Majestik'ten kurtulun ve Mercedes'le oynayın. Bir çok oyun düzeltmeleri ve yenilik ekleyen bir yama ayrıca.
* Oyunun Multi-player'i var. Multiplayer için. Orijinal oyunu olanlar için arkadaşlarınızla konvoy yapmak, kornaya basa basa gitmek bu zevki yaşamak için.
180 km ile sakın gitmeyin (!)


Hadi arkadaşlar iyi günler. Ne demişler "Yazı biter Blog bitmez."

24 Ekim 2015 Cumartesi

Vikings


Vikings 2013'de Amerika ve Kanada'da yayına girmiş bir dizidir. Vikinglerin hayatını özellikle Ragnar Lodbrok'un hikayesini anlatmaktadır. Dizi hayranları şu anda dördüncü sezonu beklemektedir. İlk sezon dokuz bölüm, ikinci sezon on bölüm ve üçüncü sezonu da on bölümden oluşmaktadır. Her bölüm yaklaşık kırk beş dakikadan oluşmaktadır.
     Konusuna gelirsek eğer dediğimiz gibi İskandinavya mitolojisinin en önemli kahramanlarından Ragnar Lodbrok'un hayatını ele alan barbar bir toplumu ele almaktadır. Barbar dememin sebebi bir çok yazı okuduğumuzda böyle bir genellemenin olmuş olmasındandır. Ticaretle veya başka türlü kazanç elde etmek ile değil, gözüne kestirdiği topraklarda önüne gelen her şeyi yıkıp yıkan, bütün hazineyi kendisine alan bir millet olarak bilinirler. Kendilerine barbar denmesinin sebebi aslında bundan dolayıdır. 
   Lodbrok bir çiftçidir. Eşi Lagertha ve ufak oğulları Björn ile normal bir hayat sürmektedirler. Lodbrok çiftçi olmasına rağmen gayet geniş düşünen halktan biri olmasına rağmen halktan farklı düşünen birisidir. Earl Haraldson Kattegat'ın ilk kontudur. Düzenli olarak seçilmiş Kattegat savaşcılarıyla denizler ötesi seferlere çıkarlar. Lodbrok seferlere çıkanlardan birisidir. Ama kafasında hiç gidilmeyen yerlere yeni yerler keşfetme düşüncesi vardır. Genel olarak dizi Lodbrok'un başa geçmesiyle başlamaktadır. 
    Konu gidişatı olarak hiç beklenmedik anlarda olan olaylar ölen insanlar Game of Thrones'u andırmaktadır. Zaman geçirmek için efsanevi dizilerden birisi bana göre. Dört gözle dördüncü sezonu bekliyorum. Kahramanlar o kadar ayrıntılı işlenmiş ki resmen karakterlerle bağ kuruyorsunuz. Lagertha olsun Ragnar olsun Floki vs. olsun hepsinin kaderi sizi derinden etkiliyor. Eğer zamanınız varsa hiç düşünmeden başlamanızı tavsiye ederim. 

      İyi hafta sonları (:

23 Ekim 2015 Cuma

Vizyondan Kesitler (23.10.2015)


Merhaba misafirlerimiz. Bundan sonra yeni bir uygulama ile karşınızdayız. Her hafta cuma günü vizyondan filmler seçip sizlere sunacağız. Elimizden geldiğince Hafta sonunuzu iyi geçirmenize dair ufak tüyolar vereceğiz. 


Babalar ve Kızları
Jake Davis (Russell Crowe) ödüllü bir yazardır. Kızının doğumundan beş sene sonra eşi ölür. Kızıyla aralarında sıkı bir bağ olan Davis'in hayatı yakalandığı hastalık sonrası alt üst olur. Kızını yani Katie'i tanıdıklarına bırakmak zorunda kalan Davis ve Katie'i zor zamanlar beklemektedir.
  Katie'in bu yaşadıkları ilerideki hayatını büyük ölçüde etkilemektedir.
Zengin kadrosuyla bu haftanın güzel dram filmlerinden. İzlemenizi tavsiye ederiz.

Otel Transilvanya 2

    Bu hafta sonunun güzel bir animasyon filmi de var. Otel Transilvanya 2. İlk animasyonuyla büyük ilgi çekmişti. Belirli bir kitle yakalayan film bu seferde iddialı geliyor. Fragmanıyla gayet eğlenceli olacağını izlemini veren Transilvanya'da ufaklıklarımız açısından güzel bir seçenek olabilir.



Paranormal Activty 5:
Hayalet Boyutu
   İlk filmiyle bizi bizden alan Paranormal Activity beşinci filmi ile tekrar karşımızda. Bu sefer değişiklik olarak 3 boyutlu olarak geliyor. Fragmanını izlediğimizde yine tüylerimiz diken diken oluyor ve parmak arasından bakmamıza neden oluyor. Yeni bir eve taşınma macerası ve eski bir kamera. Üç katlı bir ev. Siz siz olun tek katlı evden şaşmayın hep böyle evlere geliyorlarmış (!) Hafta sonu için güzel bir korku filmi.


Son Cadı Avcısı
Vin Diesel'in baş rolünü oynadığı güzel bir aksiyon filmine benziyor. Filmin adından anlaşıldığı üzere Vin Diesel ( Kaulder) cadı avcısıdır. Yıllarını cadı avlayarak geçirmiştir. En büyük düşman olan Kraliçe Cadıyla karşılaşmasında Kraliçe Cadıya ölümü tattırmıştır fakat Kaulder'i ölümsüzlükle ve yalnızlıkla lanetlemiştir.
   Güzel ve değişik konusu olan Son Cadı Avcısı hafta sonunun güzel aksiyon filmlerinden birisi.


Takım: Mahalle Aşkına
Son olarak Türk filmi olan Takım: Mahalle Aşkına film ile sonlandıracağız. Konusu İstanbul'un göbeğinde kalmış bir mahallede futbol sahası vardır. Soyugüzel ailesine aittir fakat yüklü borçları vardır. Bir yandan bastıran inşaat firmaları satın alma girişimleri bir yandan çözüm bulmaya çalışmalarını anlatan birlik beraberliğe dayalı hoş bir filme benziyor.


İkisekerlikahve olarak herkese iyi hafta sonları dileriz.. (:
  

22 Ekim 2015 Perşembe

This War of Mine

 Savaş sonrasına gidelim. En zengini, en yoksulu aynı kefede. Herkesin tek amacı hayatta kalmak.. Sığınacak bir yer, içecek bir lokma su, belki artık bir yiyecek. Savaşın ne zaman kazanını olmuş ki zaten. Etrafınızda yaşamını kaybetmiş binlerce insan. Ölüm korkusu en üst düzeyde. Belki iki dakikalık uykumuzda belki de yürürken. Ölümün ne zaman nereden geleceği hiç belli değil. 
        İşte This War of Mine adlı oyunda iliklerimize kadar bize bunları yaşatıyor. Savaşın acımasız yanını hayatta nasıl kalınır bunu anlatmaya çalışıyor. Oyun genel hatlarıyla aşağıdaki resimdeki gibi. Sadece fare ile yönetiliyor. Bazı eşyalar toplayarak (yağmalayarak) yatak, soba vs. yapabiliyoruz. Akşamları bir kişi seçip yağmaya çıkabiliyoruz. Taktiksel yönü de var bu açıdan. Kim kuvvetli sağlam ise yağmaya onunla çıkıp birisini sığınakta nöbete alıyorum diğeri de genellikle dinleniyor. Böyle sürekli döngü içinde gitmeye çalışıyorsunuz. Bir süre sonra yiyecek bulmada zorlanıyorsunuz. Sonrasında kara kış geliyor vs. Zaman geçirmek için güzel bir oyun. Hele ki savaşın zorluğu bir nebze hissetmek istiyorsanız iyi oyun bunun için. 
    "İnsan savaşın ne olduğunu, ancak bittiği zaman anlar."
                                                                    H.N. Brailsford


21 Ekim 2015 Çarşamba

High Tension (Yüsek Tansiyon) (2003)

  Psikolojik-gerilim Yüksek Tansiyon ile karşınızdayız. Bir çok kanlı sahne ile gerilimi üst düzeyde tutan film +18 ibaresi yemiştir. O yüzden baştan uyarmakta fayda var. Hatta rivayete göre tam bilemiyorum bir çok ülkede yasaklandığını okudum.
      Alex ve Marie yakın arkadaşlardır. Sınavları olduğundan dolayı beraber çalışmak adına Marie'nin evine giderler.Geç olduğundan direkt ikiside yatar. Her şey ilk geceden başlar. Kapı çalınır ve gerilim üst düzeye çıkar. Katilimiz çok rahat tavırlarıyla bizleri çok geriyor. Rahat rahat yürümeleri ve soğukkanlı davranışları ile hadi artık dedirttiriyor. 
      Film aşırı sahneler vardır. Gerilimi ve kafa karışıklığını sevenlerin kesinlikle izlemesi gereken bir film. Filmi iki kere izledim ve ikisinde de gerildim. Öyle sahneler var ki ister istemez tepkiler verebiliyorsunuz. Akıcılık olarak çok iyi. Soundtrack olarak gayet hoş müzikleri var. Psikolojik yönü de olan bir film. Kafa karışıklığına yol açabiliyor. Bir nevi Fight Clup havası var filmde. Tabii bir Fight Clup değil. 
      İkisekerlikahve olarak iyi seyirler diliyoruz.

20 Ekim 2015 Salı

GOLDEN ROSE VELVET MATTE RUJLAR 16 VE 20 NUMARA

Merhaba kızlar, çok sevilen, herkesin makyaj çantasında en az bir renginin bulunduğu, uygun fiyatlı bir rujdan bahsetmek istiyorum; golden rose velvet matte. Bu rujları ben çok seviyorum dediğim gibi hem uygun fiyatlı hem de renk skalası çok geniş. Sürümü çok kolay, yumuşak bir yapısı var. Mat rujlarda olması gereken "bulaşmama" ve "uzun süre çıkmama" özelliği bu rujlarda yok malesef. Bu ruju sürdüğünüz gün arkanızda iz bırakmaya mecbursunuz. İçtiğiniz suyun bardağından, ısırdığınız sandiviçe kadar. Bu özelliği ortadan kaldırmak ve biraz daha matlaştırmak isteyenler; rujun üzerine parmağınızla transparan pudrayı dokundurabilirsiniz. Böylece daha çok matlaşır ve çabuk çıkmaz. Bende iki rengi var. Hemen onlara geçelim. 


----------

Golden rose velvet matte 20 numara

20 numarası çok güzel bir bordo rengi. Diğer renklerine göre kesinlikle daha mat. Ben flormarın 205 numaralı dudak kalemiyle dudaklarımı çerçeveledikten sonra ruju sürüyorum.


-----------------

Golden rose velvet matte 16 numara

16 numarası içinde kahvelik barındıran, günlük kullanıma uygun bir renk.


Son olarak Watsons ve Gratislerden 14.90 a bulabilirsiniz, indirime denk gelirseniz yaklaşık 9.90 gibi bir fiyata görebilirsiniz. Görüşmek üzere(:












OLD STUDENT CAFE / BEŞİKTAŞ

Merhaba arkadaşlar bugün sevgilimle beraber gittiğimiz bir cafeden bahsetmek istiyorum. Old Student Beşiktaşta bulunan çok güzel bir mekan. Duvardaki boyalar, içeride kendine yer bulmuş renkli variller(tuvallette bile) her biri çok özgün ve eğlenceli gerçekten. Mekan aslında beer ve burger odaklı ama menüsü geniş. Çalışanları güler yüzlü ve samimi. 





Havanın serin olmasından mütevellit biz kremalı sıcak çikolata içtik. Yanında minik haşhaşlı kek ikramı vardı. Menü fiyatları diğer mekanlarla hemen hemen aynı. Şunu mutlaka denemelisiniz diye bir şey diyemeyeceğim çünkü çok ünlü bir tatlısı ya da içeceği yok ama yolunuz düşerse uğramanızı tavsiye ederim. Hoş sohbet için keyifli bir mekan. Beşiktaşta olduğu için ulaşımı da kolay. 





Görüşmek üzere (:








19 Ekim 2015 Pazartesi

The Martian (Marslı) (2015)

Merhaba arkadaşlar yeni bir filmle yine beraberiz. Marslı şu an vizyonda olan bir film. Geçen hafta sonu cumartesi diğer blog yazarımız, kız arkadaşım ile izlemeye gittik. 
     Film bize göre yer yer güzeldi. Her filmde kurgu vardır fakat burada kurgu olduğu yani "acaba ne olacak?" merak ögesini hiç barındırmadığını söylemek istiyorum. 
     İnterstellar'dan tanıdığımız yüzler vardı. Jessica Chastain ve Matt Damon. İnterstellar'ı izleyen bilir Matt Damon orada biraz bencil karakteri oynuyordu ve pek iyi imaj çizmemişti. Yine benzer bir projede, az bir aralıkla onu tekrar görmemiz kötü imajını sildirmedi. 
     Filmin konusuna gelirsek eğer Melissa Lewis ve beş kişilik ekibi Mars'a göreve gönderilmiştir. Görevleri sırasında çıkan fırtınada bütün ekip fırtına ortasında kalmıştır. Mark Watney'e bir ekipman isabet edip fırtınanın ortasında kalmıştır ve diğer grup üyeleri yetişemeyip eve dönüş yolculuğu başlamıştır. Mark Watney'in öldüğünü zanneden ekip gerçeği yakın bir zamanda öğrenecektir. Film ana konusu bundan sonra başlamaktadır. Mark Watney'in zekası ile Mars'a bulunduğu yere yardım gelene kadar kalma çabasını anlatan hoş bir film. Filmin üstte de dediğim gibi bana göre olmamış olan yerleri vardı. Ama zevkle izledik ve eğlendik. İçerisinde bir çok espri barındırıyor. Gülmek garanti ve yer yer gerilmek de. Eğer hala izlememiş olan varsa gerçekten tavsiye ederim. Bir eksikliği de böyle filmler gerçekten İmax ile başka bir boyuta bürünüyor. 

İyi seyirler diliyoruz ve yorumlarınızı bekliyoruz.

16 Ekim 2015 Cuma

The Wolf of Wall Street (Para Avcısı) (2013)

Efsane adam DiCaprio başrolde yine harikalar yarattığı, bu sefer karşımıza hırslı bir borsacıyı yaşayarak oynadığı bir filmle yine  beraberiz. DiCaprio filmdeki adıyla Jordan Belfort'un borsada zekice hamlelerde fırsatları durmadan lehine çeviren bir borsacı. Parayı her zaman koklayan, fırsat yaratan bir borsacının nasıl açık gözlü olmasını gerektiğini anlatan bana göre bir başyapıt. 
     Karakterimiz sadece işine adapte olmuş biraz kural dışı davranan ama ağzı çok iyi iş yapan bir borsacı. Entrikalarıyla insanları dolandıran ama milyonlar kazanan bir kişi. Aynı zamanda zevkine çok düşkün uyuşturucu kullanan, bir o kadar parayı harcamayı seven bir tip. Filmde başrolü paylaştığı bir çok başka değerli oyuncular geliyor. Bunların başında Matthew McConaughey. Ayrıca Margot Robbie, Jean Dujardin ve bir çok oyuncu var. Parayı sevenlerin gerçekten izlemesi gerektiğini düşüyorum.Paranın insanı nasıl vezir edersen nasıl da rezil edebileceğini anlatan harika bir film olmuş. DiCaprio yine bu filmle yine yine yine sadece 2014 Akedemi Ödüllerine aday oldu fakat yine hüsran yine hüsran sadece aday oldu yine vermediler. Artık önümüzde filmlerinde bekliyoruz hayranları olarak. 

 İyi seyirler diliyorum.

15 Ekim 2015 Perşembe

Vialand Tema Park

Merhaba İkisekerlikahve okurları, takipçileri. Bu bizim ilk gezi yazımız olacak. Bu yaz gittiğimiz Vialand Tema Park hakkında elimizden geldiğince bilgiler vermeye çalışacağız. 
   
      Öncelikle gerçekten İstanbul'a yakışan bir tema park olmuş. Geliştirilebilir mi açıkçası evet. İçeride yetişkinlere ait dokuz güzel oyuncak var. Biz her oyuncağa üç defadan aşağı binmedik. Saat 13.00'den 22.00 kadar eğlenceyi doruklarına kadar yaşadık.


Adalet Kulesi

Sihirli Oda
 Nefes Kesen, Adalet Kulesi ve 360 bizim favori oyuncaklarımız. Adrenalinin yüksek olduğu oyuncaklar bunlar. Nefes Kesen'in o bir anda 110 km hıza ulaşması, Adalet Kulesinin size o güzel manzarayı izletip bir an da boşluğa bırakması ya da Vikings'de ıslanma keyfi gerçekten harika anlardı ki 360'ı anlatmıyorum bile yaşamanız lazım. Bunun yanında Safari, korku tüneli, Maceraperest(tren), Fatihin Rüyası (İstanbul'un Fethini izlediğiniz harika animasyonların olduğu bir Kayık gezisi) ve miniklerimiz çocuklar içinde apayrı bir eğlence yeri var. 
Vikings
Vikings
    Biz çok güzel eğlendik açıkçası. Yemek fiyatları normalin bir tık üstündeydi. Değişiklik istiyorsanız gerçekten gitmenizi tavsiye ediyoruz.(Vialand Bilet Fiyatları)
      Fiyatlar iki sene öncesine oranla daha pahalı. Kişi başı 90 liraya girdik. Kampanyalar oluyor farklı zamanlarda takip etmekte fayda var. Youtube'da vs. bir çok insanın attığı videolar var izlemek isterseniz bulabilirsiniz. İyi eğlenceler diliyoruz. Aklınızda eğer cevapsız sorular var ise seve seve cevaplamaya açığız.

14 Ekim 2015 Çarşamba

Pastel Day Long Lipcolor 15 ve 20 numara

Merhaba arkadaşlar, bugün Pastel Day Long rujlarından bahsedeceğim. Ben bu likit rujların yapısına bayılıyorum. Sürdükten yaklaşık 30 saniye sonra matlaşıyor. Sürüyorsunuz ve unutuyorsun. Ruj tazelemeyi sevmeyen biri olarak bunlar bana büyük kolaylık sağlıyor. Kesinlikle hiçbir yere bulaşmıyor ve uzun süre çıkmıyor o yüzden sürerken biraz dikkatli olmalısınız. Taşırdığınızda siz silerken o çoktan matlaşmış oluyor ve düzeltemiyorsunuz. Ben fırçanın ucuna bir miktar alıp önce dudağımı çerçeveliyorum ardından ruju tamamen sürüyorum. Ben de iki rengi var 15 ve 20 numaraları.





15 numara
15 numara sürüldüğü zaman kahverengi ama aradan biraz zaman geçince renginin koyulaştığını fark ediyorum. Kurtarıcı bir renk olduğunu söylemeliyim. Ben özellikle bronz makyajlara yakıştırıyorum.


20 numarası
20 numarası tam gülkurusu renginde. Bu renk ojelerde ve rujlarda yaz boyunca modaydı. Kışın kullanılamaz diye bir kaide yok tabiki hatta berelerin altında çok da hoş görünebilir.
Unutmadan rujları watsons ve gratislerde 18.90 a bulabilirsiniz. Görüşmek üzere (:

Europa Universalis 4

       Ben olsaydım bu padişahın yerinde olsam durmaz bütün Avrupa'yı alırdım. Ben olsam Balkanlardaki toprakları bırakmazdım. Ben olsam Bizans'ı yıktırmazdım.. Diyorsanız işte size tarihi tekrar yazmanıza olanak sağlayan efsane oyun. 
       Ticaret, savaş, diplomatik ilişkiler, ittifaklar, hazine, gelirler, giderler bir çok şey. Osmanlı'yı alıp Avrupa'yı mı dize getirmek istiyorsunuz hiç durmayın. Roma İmparatorluğunu tekrar kurmak mı istiyorsunuz ya da İskandinavya'da tek bir ülke mi olmak istiyorsunuz ? 
        Oyunu defalarca bitirmiş birisi olarak diyebilirim ki 1444( Varna Savaşından) başlayıp 1820'e  kadar soluksuz bir maceraya tanıklık edeceksiniz. Oyun yaklaşık 1 haftaya yakın sürüyor. Harita üzerinde oynanıyor. Görüntü olarak fazla bir şey yok fakat bir harita oyununa göre çok iyi. Müzikler mükemmel ötesi hatta bir çoğu bende soundtrack olarak var. Oynanış mükemmel ötesi. Hele multiplayer olarak yakınlarınızla oynamamın keyfi apayrı.

 *En son attığım fotoğraf ise benim ve kuzenimin "kolay modda" harikalar yarattığı bir çalışma.(Fransa-İspanya)